Daha iyi hissetmeye bugün başlayın
Siz de 850 bin mutlu danışanımız gibi hayatınızın kontrolünü elinize alın.
BaşlayınPremenstrüel (Regl Öncesi Dönem) Nedir?
Premenstrüel dönem ya da regl öncesi dönem, adet kanaması başlamadan önce görülen, hormonal değişiklikler sebebiyle fiziksel ve psikolojik belirtilerin yoğunlaştığı döneme denir. Premenstrüel dönem belirtileri genellikle kanama başladıktan sonra hafifler. Regl öncesi dönem belirtileri kişiden kişiye değişebilir, bazı kişilerde belirtilerin hiçbiri görülmezken bazıları için süreç çok daha zorlayıcı geçebilir.
Regl diğer adıyla adet ya da aybaşı kanaması kadınların üreme sistemlerinde her şeyin yolunda gittiğine dair önemli bir işaret olarak kabul edilse de beraberinde getirdiği bazı fiziksel ve psikolojik belirtilerin şiddetine bağlı olarak bazen hayatı olumsuz etkileyebilmektedir. Kimi zaman bireyler, regl öncesi belirtiler ile başa çıkabilmek için tıbbi desteğe dahi başvurabilirler.
Regl öncesi belirtileri arasında göğüslerde hassaslaşma, baş ağrısı ve halsizlik gibi fiziksel belirtilere eşlik eden depresif duygudurum, öz güvende azalma, ani duygusal değişimler, artmış sinirlilik hali ve adet öncesi gerginlik gibi psikolojik belirtiler yer alabilir. Regl öncesi baş ağrısı özellikle öncesinde migren hastalığı olan kişilerde daha yoğun bir şekilde görülür.
Premenstrüel Sendrom (PMS) Nedir?
Regl öncesi görülen fizyolojik ve psikolojik belirtilerin hayatı olumsuz düzeyde etkileyecek, günlük hayat içerisinde iş ve sosyal ilişkiler de dahil olmak üzere birtakım sorunlara sebep olacak ölçüde şiddetli yaşanmasına Premenstrüel Sendrom denir2.
Kadınların birçoğu ovulasyon (yumurtlama) ve menstruasyon dönemi arasında her ay döngüsel olarak tekrar eden çeşitli fiziksel, psikolojik ve davranışsal değişimler yaşarlar1, 2. Baş ağrısı, göğüslerde hassaslaşma ve sinirlilik hali gibi çok çeşitli olan bu belirtiler genellikle adet kanamasından bir süre önce ortaya çıkıp kanamanın başlaması ile beraber ya da sonraki birkaç gün içinde azalır veya sonlanır3, 4.
Premenstrüel Disforik Bozukluk (PDB) Nedir?
Döngü ve belirtiler genellikle bu şekilde olsa da her birey regl öncesi dönemi ve sonrasını aynı şekilde deneyimlemez. Duygudurumda çok daha şiddetli değişimler yaşayan, sosyal ve iş hayatı çok daha fazla etkilenen ve baş etmesi zor düzeyde olumsuz duygu duruma bürünenler de vardır. Bu grup için ise biraz daha ağır bir tabloya işaret eden Premenstrüel Disforik Bozukluk (PDB) tanısı oluşturulmuştur.
İşin tanı kısmı tedavide izlenecek yol açısından önemli olsa da diğer psikolojik bozukluklarda olduğu gibi kilit nokta kişinin hayatının bundan ne kadar etkilendiği ve işlevselliğinin ne kadar düştüğüdür. Tedaviye ne zaman başvurulacağını belirleyen de günlük hayatın ve işlevselliğin etkilenme düzeyidir.
PMS Dönemi Belirtileri
PMS belirtileri nelerdir? Psikolojik bozuklukların tanı sistemi DSM-5’te depresyon ile ilişkili bozukluklar içinde yer alan Premenstrüel Disforik Bozukluk (PDB) için aşağıdaki semptomlar sıralanmış ve tanı koymak için bunlardan en az 5 tanesinin bulunması gerektiği belirtilmiştir. Durumun PMS mi yoksa PDB olarak mı isimlendirileceği ise en basit haliyle semptomların sayısına ve daha da önemlisi şiddetine bağlıdır diyebiliriz.
- Belirgin duygusal değişkenlik (aniden üzüntülü ya da ağlamaklı hissetme, reddedilmeye aşırı duyarlılık vb.)
- Kolay kızma, öfkelenme ya da kişiler arası çatışmalarda artış
- Çökkün duygudurum, umutsuzluk hissetme ve kendini küçümseyen düşünceler
- Anksiyete düzeyinde artış
- İştahta değişiklik - aşırı yeme ya da belirgin yiyeceklere aşırı düşkünlük
- Etkinliklere karşı ilgide azalma
- Odaklanmada zorluk yaşama
- Fiziksel semptomlar (göğüslerde şişkinlik ya da duyarlılık, eklem ya da kas ağrıları, kilo alma vb.)
- Uyuşukluk, kolay yorulma veya belirgin düşük enerji
- Aşırı uyuma ya da uykusuzluk
- Kontrol kaybı veya bunalmışlık hissi
Bütün bu belirtiler elbette ki farklı bir sorun ya da hastalığın göstergesi olabilir. Bu nedenle belirtilerin ne zaman görüldüğü, süreğen mi yoksa regl dönemi öncesi mi ortaya çıktığı belirlenmeli, benzer belirtilere neden olabilecek diğer tıbbi durumlar için gerekli kontroller yapılmalıdır. PMS ya da PMD’den bahsedebilmek için en az 2 ay boyunca belirti günlükleri tutularak dönemsel ilişki mutlaka ortaya konmalıdır.
Premenstrüel Sendromun Nedenleri
Bu soruya kesin bir cevap arayanları baştan uyarmak isterim ki PMS/PDB’nin henüz tek ve kesin sebebi bulunamamıştır. Hormonal sistem ile ilişkisi olduğu açık gibi gözükse de neden bazılarının diğerlerinden daha çok etkilendiği, kimi PMS düzeyinde kalırken kiminin PDB boyutunda rahatsızlık yaşadığını ancak çoklu nedensellik ile açıklanmaya çalışılmaktadır.
Fizyolojik açıklamalara baktığımızda teoriler genel olarak ovaryen hormon düzeyleri, serotonin seviyeleri, ve Gama-Aminobütrik Asit (GABA) seviyeleri üzerine odaklanmaktadırlar5.
Psikolojik açıklamalara baktığımızda ise göze çarpan 2 farklı yaklaşım vardır. Bunlardan ilki Freud’un başını çektiği analitik kuramlardır. Buna göre premenstrüel semptomlar çocuk isteğinin bastırılmış bir hali, libidinal enerjinin taşkınlığı ve bilinç dışı çatışmalara (fiziksel değişimlerin kadının hamile olmadığını anlaması ve geleneksel kadınlık rolünü yerine getiremediği için yaşadığı çatışmalar) bağlanmaktadır6, 7.
İkinci yaklaşım ise psikososyal açıklamalardır. Bunlara göre ise bazı kişilik ve bilişsel özellikler kimi kadınları premenstrüel değişikliklere karşı daha hassas kılmaktadır. Bu belirtilere daha çok dikkat eden bu kadınlar çoğunlukla menstruasyonun başlamasını oldukça olumsuz bir durum gibi algılamakta ve PMS/PDB geliştirmeye daha yatkın hale gelmektedirler.
Başka bir deyişle bu kişiler, daha önceki seferlerde yaşadıkları olumsuz deneyimlerin de etkisiyle şişkinlik, göğüslerde sızlama, artmış sinirlilik hali gibi belirtileri baş edemeyecekleri olumsuzlukların işareti olarak görmeye başlar. Dolayısıyla da sahip oldukları bu tarz olumsuz düşünceler, durumun halihazırdaki olumsuz etkileriyle tetiklenerek daha da pekişmekte ve baş etmesi zor bir duruma doğru gidilmektedir.
Yaşanılan olumsuz duygu durumların nedenine ilişkin diğer bir açıklama ise temelde yer alan bazı şema ve inançların tetiklenmesine odaklanmaktadır. Örneğin mükemmeliyetçi yapısı olan bir kadının kendi performansına dair çok yüksek bir beklentisi olabilir ve "Her şeyi doğru ve tam yapmam gerekir. Aksi halde kendimi ve başkalarını hayal kırıklığına uğratırım." gibi düşünebilir.
Premenstrüel dönemde yaşanan değişimlerin yapmak istedikleri şeyleri gerçekleştirmelerine engel olmasıyla birlikte var olan koşullar bu kadınlarda duygudurumun olumsuza gitmesine neden olabilir8. Bu bakış açısına göre daha çok çabalayan kadın daha çok yorulacak, neticede daha gergin ve kaygılı olacaktır.
PMS Dönemi Nasıl Atlatılır?
PMS sendromu nasıl geçer? PMS ile baş etmek için kadınların kendi kendilerine yapabileceği bazı müdahaleler elbette ki vardır. Ancak öz güvende ciddi düzeyde düşme, stres seviyesinde ciddi artış gibi belirtiler hem sizin hem de beraber yaşadığınız kişilerin hayat kalitesini etkileyecek boyutta ise yardım almak yapılması gereken ilk şey olmalıdır. Daha düşük düzeydeki belirtiler için ise birkaç öneride bulunacak olursak:
- Stres yönetimi konusunda kendinizi geliştirmek, böylece hem iş/okul hayatınız üzerindeki olumsuz etkileri azaltır hem de kişiler arası ilişkilerinizin bozulmasını önleyebilirsiniz.
- Düzenli gevşeme egzersizleri yapmak
- Düzenli egzersiz yapmak
- Uyku hijyenine dikkat etmek ve uyku düzeni oluşturmak
- Yeme alışkanlığında düzenlemeler yapmak (tuzu azaltmak, kafeini azaltmak, magnezyum ve demir yönünden zengin gıdaları tercih etmek vb.)
Yukarıda saydığımız yaşam tarzı ve diyet değişikliklerinin yanı sıra çevreniz ile iletişimde kalmanız, yaşadığınız durum ile ilgili eş, aile ve arkadaşlarınızla konuşarak sosyal destek almanız semptomlarla daha iyi baş etmenizi sağlayabilir. Kendinizi izole etmek daha az çatışma yaşamanızı sağlasa da uzun vadede daha fazla sorunu beraberinde getirerek bir kısır döngünün oluşmasına yol açabilir9.
Regl öncesi belirtiler yaşam kalitenizi azaltmaya başladıysa, ilişkilerinizin bu durumdan olumsuz etkilendiğini fark ediyorsanız ve iş/okul performansınızda düşüş oluyorsa bir uzmana başvurma zamanınız gelmiş olabilir.
Problem çözme becerilerini geliştirmek, iletişim becerileri ve öfke kontrolü ile ilgili çalışmak regl öncesi dönemin sosyal hayata olan etkilerini minimuma indirmek açısından önemli olmakla beraber daha ileri bir müdahale için bilişsel davranışçı terapiler, farkındalık ve kabullenme temelli terapi yöntemlerinin etkili olduğu görülmektedir.
Kaynakça
- Janowsky DS, Rausch JL, Davis JM. “Historical studies of premenstrual tension up to 30 years ago: implications for future research”, Current Psychiatry Reports, 2002, 4:411–418.
- Doruk A, Erdem M, Gülsün M, Uzun Ö, Perdeci Z. “Adet öncesi disforik bozuklukta mizaç ve karakter özellikleri” , Pamukkale Tıp Dergisi, 2009, 2(2): 68-75.
- Zachar P, Kendler KS. “A diagnostic and statistical manual of mental disorders history of premenstrual dysphoric disorder.” J Nerv Ment Dis., 2014, 202(4):346-352.
- Neufeld CL. Best practice guidelines for treating premenstrual dysphoric disorder by mental health professionals (Tez). Trinity Western University, Counselling Psychology Thesis; 2006.
- Abay H, Kaplan S. “Current approaches in premenstrual syndrome management” Bezmialem Science, 2019, 7(2): 150-156.
- Richardson JTE. “The premenstrual syndrome: a brief history”, Soc. Sci. Med, 1995, 41: 6 : 761-767.
- Türkçapar AF, Türkçapar MH. (2011) “Premenstrual sendrom ve premenstrual disforik bozuklukta tanı ve tedavi : bir gözden geçirme”, Klinik Psikiyatri, 2011, 14: 241 - 253.
- Blake F. “Cognitive therapy for premenstrual syndrome”, Cognitive and Behavioral Practice, 1995, 2: 167-185.
- pms.org.uk