Motivasyon Sürecinin Nörobilimi

Daha iyi hissetmeye bugün başlayın

Siz de 850 bin mutlu danışanımız gibi hayatınızın kontrolünü elinize alın.

Başlayın

İnsan davranışlarını yönlendiren iki şey vardır: yiyecek, uyku, acıdan kaçınma gibi ihtiyaçlar ve ödüller. Bizi motive eden, öğrenmeye yönlendiren veya zevkli hisler uyandıran herhangi bir nesne, olay veya etkinlik bir ödül olabilir. Peki beynimiz bir ödülün değerini nasıl hesaplar ve bunu nasıl eyleme dönüştürür? İşte bu yazımızda bu soruyu cevaplamak adına "ödül sistemi" olarak bilinen beyin devresinin detaylarına ineceğiz.

Motivasyon Süreci

Motivasyon bir hedefe ulaşmak için davranışın harekete geçirilmesi olarak tanımlanır, dünyayla ve birbirimizle etkileşimlerimizin temel bir unsuru olarak kabul edilir. Sinir sistemi, hayatta kalma ve evrimsel uygunluk için beslenme, içme ve kaçma gibi çeşitli motivasyonel davranışları koordine eder. Farklı motivasyonel davranışlar için gerekli olan kesin davranışlar çeşitlidir ancak yaklaşım veya kaçınma gibi ortak özellikler için ortak beyin alt yapısı mevcuttur 1.

Motivasyon Süreci Beyinde Nasıl Gelişir?

Motive edici davranışların düzenlenmesi, yani insanların bir hedefe ulaşmak için harekete geçirilmesi, beyinde belirli devrelerin etkileşimi ile gerçekleşir. Bu devreler, moleküller adı verilen küçük parçacıkların iş birliği içinde çalışmasıyla koordine edilir. Bu moleküller arasında peptitler (küçük proteinler), hormonlar (vücudun farklı bölgelerine iletilen kimyasal mesajcılar) ve nörotransmiterler (sinir hücreleri arasındaki sinyalleri ileten kimyasallar) bulunur. Bu moleküller, beyinde karmaşık kararların alınması için gerekli olan çeşitli sinyalleri bir araya getirir ve işler. Motivasyonun düzenlenmesi, beyindeki moleküllerin koordineli eylemi ile gerçekleşir.

motivasyon kaybı beyin görseli

Motivasyon Sürecinde Dopamin

Beynin ödül sistemi içindeki farklı bölgelerdeki nöronlar dopamin adı verilen nörotransmiteri kullanarak iletişim kurarlar: Örneğin, beyindeki ventral tegmental bölgede bulunan dopamin üreten nöronlar, ödülleri işlemek ve davranışı motive etmek için akumbens çekirdeği adı verilen bir bölge ile iletişim kurar. Dopamin salgılayan nöronlar, bir ödül almayı beklediğimizde aktive olur. Bu nedenle motivasyon için dopamin kritik bir rol oynar2.

Dopamin salgılayan nöronlar bir ödül almayı beklediğimizde aktive olur, ayrıca dopamin ödülle ilgili anıları güçlendirir. Dopamin, beynin öğrenme ve bellek merkezi olan hipokampüste nöronlar arasında nöronların mesajları ilettiği bağlantı noktalarını güçlendirerek anıları güçlendirmeyi sağlar3.

Dopamin sinyali duyguları işleyen amigdalada ve planlama ve akıl yürütme ile ilgili prefrontal korteks bölgelerinde ödüllere duygusal ilişkiler oluşturur.

Dopamin yanıtları kişiden kişiye değişir. Bazı insanların beyinleri, ödüllere cezalardan daha güçlü bir şekilde yanıt verirken, diğerleri cezalara daha güçlü bir şekilde yanıt verir.

Ödül ve Motivasyon Sürecinde Amigdala

Ödül öğrenimi ve motivasyon, amigdalayı güçlü bir şekilde etkiler. Bu konuda yapılan çalışmalarda motivasyonu yüksek ve hedefe odaklanan katılımcılarda, motivasyonu ve ödülü etkileyen iki alan olarak bilinen striatum ve prefrontal kortekslerinde daha çok dopamin sinyal gönderiminin olduğunu bulmuşlardır.

Beynin ödül sistemi, temel olarak hoşa giden veya ödüllendirici olarak algılanan davranışları veya deneyimleri tanımlayan bir ağdır. Bu sistem ödülün alınmasını sağlayarak olumlu deneyimlerin tekrarlanmasını teşvik eder2.

Beynin Ödül Sisteminin Temel Bileşenleri

Birçok diğer beyin yapısı da ödül işleme ve ödüllendirici davranışların düzenlenmesinde rol oynar ancak temel unsurlardan bahsedecek olursak; ventral tegmental alan, akumbens çekirdeği, prefrontal korteks ve amigdaladan bahsedebiliriz. Bu sistem hayatta kalma, öğrenme ve motivasyon gibi temel işlevlerin yönlendirilmesinde kritik bir rol oynar.

Ventral Tegmental Area (VTA)

Beynin ödül sisteminin merkezi noktalarından biri olan VTA, dopamin adı verilen bir nörotransmitteri üretir. Bu bölgedeki dopamin nöronları, ödülle ilişkilendirilmiş uyarıcılara yanıt verir ve ödülle ilişkilendirilen davranışları teşvik eder 2,3.

Akumbens Çekirdeği

Ödül sisteminin bir diğer önemli bileşenidir. VTA'dan gelen dopamin sinyallerini alır ve bunları beyindeki diğer bölgelere ileterek ödülle ilişkili davranışları destekler.

Prefrontal Cortex (PFC)

Ödül sisteminin düzenlenmesinde önemli bir rol oynar. Karar verme, değerlendirme ve davranışın planlanması gibi yüksek düzeyde bilişsel işlevlerin kontrolünde yer alır.

Amigdala

Özellikle duygusal tepkilerin ve öğrenmenin düzenlenmesinde rol oynar. Ödül sistemi ile ilişkilendirilmiş deneyimlerin duygusal değerlendirmesinde önemlidir.

Ödül ve Risk

Beynin ödül sistemi ödüllerle ilişkilendirilen davranışları pekiştirir ve cezaya yol açan davranışları önler, bu durumda karar verme genellikle ödülleri değerlendirmenin yanı sıra riskleri de içerir.

Ödülün kendisi, duygusal tepkileri ve anıları etkileyen en güçlü şekilde şey değildir. En güçlü unsur ödülün beklentisidir.

Ödül öğrenimi, bir şey beklenmedik şekilde deneyimlendiğinde – örneğin gerçek ödülün önceden tahmin ettiğimizden farklı olduğu durumlarda ortaya çıkar. Bir ödül beklenenden büyükse, dopamin sinyali artar. Bir ödül beklenenden az ise, dopamin sinyali azalır. Buna karşılık, bir ödülü doğru bir şekilde tahmin etmek, yeni bir şey öğrenmediğimiz için dopamin sinyalini değiştirmez. Bu nedenle ödül beklentisi ödülden daha güçlüdür ve önce gelir2.

Duygusal olarak merkezlenmiş karar verme, muhtemelen kendini düzenlemeden sorumlu olan lateral prefrontal korteksin, yavaş yavaş olgunlaşması nedeniyle yaşla birlikte değişir. Gençler, beynin hala olgunlaşma döneminde olması ve yaşıtları tarafından kabul edilmeye son derece duyarlı olmaları ile daha riskli davranışlarda bulunabilirler. Yaşlı yetişkinler de prefrontal korteks fonksiyonunun yaşla birlikte azalması nedeniyle daha riskli kararlar alabilirler.

Ödül sistemi bazı psikiyatrik bozukluklarda olumsuz etkilenebilir. Beyin ödül devresinin önemli bir düğümü olan habenula denilen bölgenin yan kısmı, dopamin salınımını inhibe ederek cezayı kodlamaktadır. Örneğin, uygun olmayan saldırganlık içeren bozukluklar, beynin bu bölgesindeki işlev bozuklukları ile ilişkilendirilmiştir4.

Motivasyonda İhtiyaç ve Fayda Dengesi

Motivasyon alanında ihtiyaç mı yoksa fayda mı önce gelir konusunda sık sık tartışma yaşanır. Motivasyon teorileri, bu konuda farklı perspektiflere sahiptir.

1. İhtiyaç Temelli Teoriler

Motivasyonun temel ihtiyaçların karşılanmasından ortaya çıktığını öne süren teoriler vardır. Örneğin, Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisine göre, bireyler fizyolojik ihtiyaçları (örneğin, yiyecek ve su gibi) karşılamadan daha yüksek seviyedeki ihtiyaçlara (örneğin, aidiyet ve kendini gerçekleştirme gibi) yönelmezler. Bu görüşe göre, ihtiyaç, onu karşılamak için motivasyondan önce gelir5.

2. Kazanç / Fayda Temelli Teoriler

Diğer teoriler, motivasyonun fayda veya ödül beklentisinden kaynaklandığını öne sürer. Örneğin pekiştirmeye dayalı teoriye göre, bireyler olumlu sonuçlar veya ödüllerle ilişkilendirilen davranışlara motive olurlar. Bu bakış açısına göre fayda beklentisi motivasyonu yönlendirir6.

Motivasyonu etkilemek için hem ihtiyaçlar hem de faydalar etkileşime girebilir. Örneğin, kişi yiyecek arayabilir (temel bir ihtiyaç) çünkü açlığını gidermenin faydasını bekler. Benzer şekilde, sosyal bağlantı isteği (psikolojik bir ihtiyaç), duygusal destek ve arkadaşlık beklentisiyle motive olabilir.

Motivasyonda ihtiyaçlar ve faydalar arasındaki ilişki karmaşık ve çok yönlüdür ve genellikle bireysel durumlara göre değişir.

Motive Olmuş Bir Beyin Nasıl İşler?

Motivasyon sürecinde bahsettiğimiz bölgelerin aktivitesi ile ortaya çıkan değişiklikler, bireyin hedeflere ulaşmak için daha fazla çaba gösterme eğiliminde olmasına neden olabilir. Ancak, aşırı motivasyon durumları da olumsuz sonuçlara yol açabilir. Örneğin, stres veya anksiyeteye neden olabilir.

Aşırı Motivasyon Nedir?

Aşırı motivasyon insanların hedeflere ulaşma isteğiyle aşırı derecede yoğunlaşmalarına neden olabilir. Bu durum, kişilerin sürekli olarak yüksek performans göstermeye çalışmalarıyla ilişkilendirilir ve sonuçta fiziksel ve zihinsel olarak tükenmişlik hissiyatına yol açabilir. Aşırı motive olan kişiler, diğer faaliyetlerden ve sosyal etkileşimlerden uzaklaşabilirler, bu da sosyal izolasyon ve kişisel ilişkilerde zayıflamaya neden olabilir.

beyin ve aşırı motivasyon görseli

Öte yandan mükemmeliyetçilik eğilimleri göstererek başarısızlık korkusuyla karşı karşıya kalabilirler ve bu da öz saygı sorunlarına yol açabilir. Aşırı motivasyon, sürekli olarak yüksek stres seviyeleriyle ilişkilendirilir ve bu da fiziksel ve ruhsal problemlere, özellikle depresyon ve anksiyeteye daha yatkın olmalarına neden olabilir. Bu nedenle, dengeli bir motivasyon seviyesi korumak önemlidir.

Motivasyon Bozuklukları

Motivasyon bozuklukları, bireylerin normalde sahip oldukları motivasyonun düzensiz veya eksik olduğu durumları ifade eder. Bireylerin günlük aktiviteler için gerekli olan enerji, istek ve odaklanma düzeylerinde önemli bir azalmayla ortaya çıkar ve bireylerin yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir, işlevselliklerini azaltabilir ve kişisel ilişkilerini etkileyebilir. Bu durumda genellikle psikoterapi, ilaç tedavisi veya bir kombinasyonu gibi çeşitli yöntemlerle yaklaşımlar geliştirilir.

Motivasyonel süreçler, beynin iç ve dış uyarıcılara tepki verme şeklini belirleyen nörolojik sistemlerdir. Bu sistemler, ödül alma ve istenen hedeflere ulaşma isteği gibi olumlu uyarıcılara yanıt verir. Motivasyonel bozukluklar, bu süreçlerin normal işleyişinde sorunlar olduğunda ortaya çıkar. Örneğin, depresyon gibi psikiyatrik rahatsızlıklar motivasyon eksikliği ile ilişkilendirilebilir.

Beyindeki ödül sistemlerindeki değişiklikler, bu tür bozuklukların temelinde yatabilir. Yapılan araştırmalar bu süreçleri ve iyileşme yaklaşımlarını anlamak için önemli ipuçları sunar.

Motivasyon bozuklukları çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir ve yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyebilir.

1. Anhedoni:

Normalde zevk alınan aktivitelerden zevk almanın azaldığı veya ortadan kalktığı durumu ifade eder. Bu durum, depresyon gibi psikiyatrik bozukluklarla sık sık ilişkilidir.

2. Apati:

Apati, motivasyon eksikliği ve duyarsızlık durumunu ifade eder. Bireylerde ilgi, enerji ve istek azalmasıyla karakterizedir. Apati, depresyon, şizofreni, travmatik beyin yaralanması gibi durumlarda ortaya çıkabilir.

3. Hipomotivasyon:

Genel olarak düşük motivasyon seviyelerini ifade eder. Bireylerde isteksizlik, işlevsizlik ve aktivitelere karşı ilgisizlik görülebilir.

4. Motive Etme Bozukluğu

Bu durumda, bireylerin motivasyonu gerektiği gibi düzenleyemediği ve belirli hedeflere ulaşmak için gerekli olan motivasyon eksikliği yaşadığı görülür. Bu durum, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB) gibi durumlarla ilişkili olabilir.

5. Bağımlılık

Bir maddenin veya aktivitenin sürekli olarak aranmasına ve kullanılmasına olan gereksinimi ifade eder. Bağımlılık, ödül sistemlerinin aşırı uyarılmasına ve normal motivasyonunun yerini almasına neden olabilir.

Kapatırken

Beyindeki motivasyonel süreçlerin anlaşılması, bireylerin davranışlarını, hedeflerine ulaşma isteklerini ve içsel motivasyonlarını daha iyi kavramalarına yardımcı olur. Bu süreçlerin karmaşıklığı, beyindeki çeşitli bölgelerin etkileşimini ve nörotransmiterlerin rolünü içerir.

Dopamin, özellikle ödül ve motivasyonla ilişkilendirilmiş bir nörotransmiter olarak öne çıkar ve ödül sistemlerindeki değişiklikler, motivasyon bozukluklarına yol açabilir. Motivasyonun beyindeki süreci, nörolojik, bilişsel ve duygusal faktörlerin kompleks bir etkileşimiyle şekillenir. Bu nedenle, beyindeki motivasyon süreçlerinin daha derinlemesine anlaşılması, insan davranışlarının ve psikolojik refahın anlaşılmasına katkıda bulunabilir.

Kaynakça

  1. Garret D. Stuber, Neurocircuits for motivation. Science382,394-398(2023). DOI:10.1126/science.adh8287
  2. Alexis Wnuk, Alison Davis, Clinton Parks, Deborah Halber, Diane Kelly, Gail Zyla, Karen Hopkin, Karen Weintraub, Juliet M. Beverly, Knvul Safia Sheikh, Lindzi Wessel, Lisa Chiu, Marissa Fessenden, Melissa Galinato, Michael Richardson, S. (2018). A PRIMER ON THE BRAIN AND NERVOUS SYSTEM A Companion Publication to BrainFacts . org.
  3. Aberg, K. C., Müller, J., & Schwartz, S. (2017). Trial-by-Trial Modulation of Associative Memory Formation by Reward Prediction Error and Reward Anticipation as Revealed by a Biologically Plausible Computational Model. Frontiers in Human Neuroscience, 11, 56. doi.org/10.3389/fnhum.2017.00056
  4. Golden, S. A., Heshmati, M., Flanigan, M., Christoffel, D. J., Guise, K., Pfau, M. L., … Russo, S. J. (2016). Basal forebrain projections to the lateral habenula modulate aggression reward. Nature, 534(7609), 688–692. doi.org/10.1038/nature18601
  5. Maslow, A. H. (1943). "A theory of human motivation". Psychological Review, 50(4), 370-396.
  6. Skinner, B. F. (1938). "The behavior of organisms: An experimental analysis." New York: Appleton-Century.
  7. Epstein J, Silbersweig D. The neuropsychiatric spectrum of motivational disorders. J Neuropsychiatry Clin Neurosci. 2015 Winter;27(1):7-18. doi: 10.1176/appi.neuropsych.13120370. PMID: 25716483.
*Sitemizde bulunan yazılar tıbbi tavsiye içermez ve yalnızca farkındalık yaratmak amaçlıdır. Yazılardan yola çıkarak bir hastalık tanısı konulamaz. Hastalık tanısını yalnızca psikiyatri hekimleri koyabilir.

Daha iyi hissetmeye bugün başlayın

Siz de 850 bin mutlu danışanımız gibi hayatınızın kontrolünü elinize alın.

Başlayın