Daha iyi hissetmeye bugün başlayın
Siz de 850 bin mutlu danışanımız gibi hayatınızın kontrolünü elinize alın.
BaşlayınPsikoterapi Nedir?
Psikoterapi, bireylerin duygusal, zihinsel ve davranışsal sorunlarını ele almayı amaçlayan profesyonel psikolojik destek olarak adlandırılır. Seansların süresi, sıklığı ve terapinin uzunluğu, birçok faktöre bağlı olarak değişkenlik gösterebilir. Terapi süresi, kişinin yaşadığı sorunların niteliği, terapinin türü ve kişinin terapiye verdiği yanıta göre değişir.
Psikoterapinin Ne Kadar Süreceğini Belirleyen Faktörler Nelerdir?
Genel olarak psikoterapi seanslarının süresi ortalama 45 ila 50 dakika arasında değişmektedir. Bazı uzmanlar, ilk seanslarda psikolog veya psikoterapistler danışanlarının durumunu anlamak ve uygun terapi planını oluşturmak için detaylı bilgi toplarlar. Takip eden seanslar ise genellikle belirli bir plan doğrultusunda devam eder ve her seans ortalama 45 ila 50 dakika civarında sürer.
Özel psikoterapi merkezlerinde bu seans süresi genellikle hem psikiyatristler hem de psikologlar için aynıdır. Devlet hastaneleri ise özel merkezlerden daha yoğun olduğu için seans süreleri 45 dakikadan daha kısa sürebilir. Hastanenin ve uzmanın randevularının yoğunluğuna göre bu süre değişiklik gösterebilir, bu nedenle kesin olarak uygulanan bir süreden bahsetmek zordur.
Psikoterapi süresini belirleyen bazı faktörler şunlardır:
Sorunun Türü ve Şiddeti:
Hafif anksiyete veya stres gibi durumlar için kısa süreli terapi yeterli olabilirken, daha ciddi kaygı bozukluklarında, depresyon veya travma sonrası stres bozuklukları gibi durumlarda daha uzun süreli terapi gerekebilir.
Terapistin Yaklaşımı:
Terapistin çalıştığı ekole göre terapinin kaç seans süreceği değişiklik gösterebilir. Örneğin, bilişsel davranışçı ekolde çalışılan bir terapi için ortalama 20 seans yeterli olabilecekken psikodinamik terapi için seans sayısı çok daha fazla olabilir.
Terapinin Hedefleri:
Belirli bir hedefe ulaşmak için kısa süreli terapi tercih edilebilirken, genel yaşam kalitesini artırma veya kişisel gelişim için daha uzun süreli terapi gerekebilir. Örneğin, sınav stresi veya iş yerindeki sorunlar için kısa süreli terapi yeterli olabilirken anksiyete bozuklukları veya depresyon gibi başvuru sebepleri için daha uzun süreli terapi gerekebilmektedir. Bunlara ek olarak, kişilik bozuklukları, kronik depresyon veya travma gibi deneyimler daha derinlemesine bir terapi gerekeceğinden yıllar sürebilir.
Danışanın İhtiyaçları:
Danışanın terapiden ne beklediği seansların uzunluğunu belirleyen bir diğer faktör olarak sayılabilir. Bazı danışanlar belirli sorunlar üzerinde daha hızlı çalışabilirken bazıları için daha fazla zaman ve derinlemesine çalışma gerekebilir. Örneğin, danışanın terapiye direnç göstermesi veya terapistle olan güven ilişkisinin tam anlamıyla oluşamaması terapinin süresini uzatabilir.
Danışanın Terapiye Katılımı:
Danışanın terapiye aktif katılımı ve sürekliliği de önemli bir faktördür. Terapiye düzenli katılım, sürecin daha etkili olmasına ve zamanında sonlanmasına yardımcı olur. Örneğin, düzenli bir şekilde terapilere gelmeyen bir danışan için terapistle olan ilişkinin oluşması zaman alacağından seans süresi uzayabilir. Terapistle olan güven ilişkisinin oluşmadığı durumlarda danışan bazı konularda konuşurken kendini rahat hissedemeyebilir bu da terapistin bu konularda bilgi toplamasını zorlaştırır.
Bu faktörler, terapinin süresini doğrudan etkileyen önemli bileşenlerdir. Her birey benzersizdir ve her terapötik süreç danışana özel olarak tasarlanır. Bu nedenle, terapinin süresi kişiden kişiye büyük ölçüde farklılık gösterebilir. Önemli olan, terapi sürecinin sizin ihtiyaçlarınıza ve hedeflerinize uygun olarak planlanmasıdır. Terapistinizle düzenli olarak süreci değerlendirmek ve gerektiğinde ayarlamalar yapmak, terapi sürecinin daha etkili olmasını sağlar.
Farklı Psikoterapi Türleri ve Süreleri
Farklı terapi türleri, farklı yaklaşımlar ve yöntemler kullanarak bireylerin sorunlarını ele alır ve her birinin kendine özgü seans uzunlukları vardır. Terapi türünün seçiminde, kişinin yaşadığı sorunların türü, terapi hedefleri ve kişisel tercihleri belirleyici olur. Psikoterapinin kaç seans süreceği ve ne sıklıkla yapılacağı ise psikoterapi türüne göre farklılık gösterebilir. Psikoterapi çeşitleri psikiyatristin veya psikoloğun çalıştığı ekole göre değişebilir.
1. Bilişsel Davranışçı Terapi
Bilişsel davranışçı terapi (BDT) genellikle kısa süreli ve yapılandırılmış bir terapi türüdür. Ancak süresi, danışanın bireysel ihtiyaçlarına ve terapiye yanıtına göre değişebilir1.
Kısa Süreli BDT: Genellikle 6 ila 12 seans arasında sürer. Özellikle belirli bir sorun veya durum için yapılandırılmış müdahaleler için yaygın olarak kullanılır.
Orta Süreli BDT: Daha karmaşık veya birden fazla sorunun ele alındığı durumlarda, terapi 12-20 seans arasında sürebilmektedir.
Uzun Süreli BDT: Bazı durumlarda, özellikle kronik ve dirençli sorunlar için, terapi 20 seans veya daha fazla sürebilir.
BDT genellikle haftada bir kez yapılan seanslarla uygulanır. Seanstan sonraki bir hafta boyunca danışan seansta konuşulanları ve terapistin verdiği ödevleri günlük yaşamında uygular ve bu da danışana ilerleme kaydetmesi için yeterli zamanı sağlar. Bazı durumlarda ise özellikle terapiye başlarken, haftada iki kez seanslar planlanabilir. Terapinin erken aşamalarında hızlı bir ilerleme sağlamak için ve psikolog veya psikiyatristin danışan hakkında kısa sürede daha çok bilgiye sahip olması için yapılır.
Bireysel BDT seansları genellikle 45 ila 50 dakika sürer. Bu süre boyunca danışanın duygu, düşünce ve davranış kalıpları incelenir ve bunlar değiştirilmeye çalışılır. Grup BDT seansları ise ortalama 90 dakika civarında sürer. Grup dinamiklerinden yararlanarak ortak sorunların ele alınması ve sosyal destek sağlanması amaçlanır. Genellikle aynı tarz sorunu olan kişiler bir araya gelir ve bu sorunlar üzerine konuşulur.
Bazı durumlarda, özellikle ciddi anksiyete veya obsesif-kompulsif bozukluk gibi durumlar için yoğun BDT programları uygulanabilir. Bu programlar, günlük veya haftada birkaç kez yapılan seanslarla kısa sürede yoğun müdahaleler sağlar.
2. Psikodinamik/Psikanalitik Terapi
Psikodinamik/psikanalitik terapi, genellikle uzun süreli ve derinlemesine bir süreç olarak kabul edilir. Süresi, danışanın bireysel ihtiyaçlarına, sorunlarının karmaşıklığına ve terapötik hedeflerine bağlı olarak değişir1.
Psikodinamik/psikanalitik terapinin uzunluğu, kişinin çocukluk deneyimlerini, bilinç dışı süreçlerini ve içsel çatışmalarını derinlemesine incelemeyi amaçladığından genellikle yıllar sürebilir. Psikanalitik terapi genellikle açık uçlu bir süreye sahiptir, yani belirli bir seans sayısı ile sınırlı değildir. Danışan ve terapist, terapi sürecini birlikte değerlendirir ve danışanın ihtiyaçlarına göre devam eder. Seans süresi ortalama 45 ila 50 dakika arasındadır.
Psikodinamik terapi, haftada birden fazla seanslar şeklinde uygulanabilir. Geleneksel psikanaliz, genellikle haftada 3-5 seans önerir. Bu sıklık, terapötik sürecin derinliğini ve yoğunluğunu artırmak için gereklidir. Psikodinamik terapi, haftada bir veya iki seans da uygulanabilir. Bu, danışanın zaman ve kaynaklarını göz önünde bulundurarak daha esnek bir yaklaşım sağlar.
3. Kısa Süreli Çözüm Odaklı Terapi
Kısa süreli çözüm odaklı terapi (KSÇOT), belirli sorunlara hızlı ve etkili çözümler bulmayı hedeflediği için genellikle kısa süreli bir yaklaşımdır. KSÇOT genellikle 5 ila 10 seans arasında sürer. Bu, danışanın belirli hedeflerine ulaşması ve sorunlarına çözümler bulması için yeterli zamanı sağlar. Bazı durumlarda, 1-2 seans bile yeterli olabilir. Amaç, danışanın sorunlarına hızlıca çözüm bulabilmesi ve kendi başına devam edebilmesidir. Karmaşık veya birden fazla sorun olduğunda, 10 seanstan fazla sürebilir. Ancak, genel olarak KSÇOT’nin amacı, kısa sürede etkili sonuçlar almaktır3.
Genellikle haftada bir kez yapılan seanslar, danışanın öğrendiklerini uygulaması ve ilerleme kaydetmesi için yeterli zamanı sağlar. Belirli acil durumlara veya kısa sürede çözülmesi gereken sorunlara daha hızlı sonuç almak için, haftada iki kez veya daha sık seanslar şeklinde planlanabilir.
4. Şema Terapi
Şema terapi genellikle uzun süreli bir terapi olarak kabul edilir. Terapi süresi, bireyin kişisel ihtiyaçlarına, şemalarının sayısına ve derinliğine, terapistin yaklaşımına ve danışanın terapiye yanıtına bağlı olarak değişir. Bireyin uyumsuz şemalarını tanıması, anlaması ve değiştirmesi için ortalama süresi 20 ila 60 seans arasında değişiklik gösterebilir1.
Her seans genellikle 45 ila 50 dakika sürer. Bu sürede, danışanın şemalarını ve başa çıkma tarzlarını derinlemesine incelenir. Bu nedenle şema terapi, bireyin yaşamındaki tekrarlayan olumsuz kalıpları tanıması ve değiştirmesi için kapsamlı ve uzun süreli bir terapi yaklaşımıdır.
5. EMDR Terapi
Göz hareketleriyle duyarsızlaştırma ve yeniden işleme terapisinin (Eye Movement Desensitization and Reprocessing) bir seansı genellikle 60 ila 90 dakika arasında sürer. Ancak bu süre, terapinin ilerlemesine ve danışanı ihtiyaçlarına göre ayarlanabilir. Terapi genellikle çalışılmak istenen konunun karmaşıklığına ve kişinin tepkisine bağlı olarak birkaç ay veya daha uzun bir sürede tamamlanabilir1.
İlk Önce Psikiyatriste Mi Yoksa Psikoloğa Mı Gidilmeli?
Psikolog ve psikiyatrist, zihinsel sorunlar ile başa çıkmada yardımcı olabilen, uzmanlıkları olan kişilerdir. Birbirlerinden farklı olarak psikiyatristlerin tıp eğitimi varken psikologların yoktur, dolayısıyla yalnızca psikiyatristlerin ilaç yazma yetkileri vardır. Bu nedenle, ihtiyacınıza bağlı olarak hangisine gideceğinizi belirleyebilirsiniz.
Psikologlar, psikoloji alanında lisans eğitimini tamamlamış kişilerdir. Klinik psikologlar ise klinik psikoloji alanında yüksek lisans eğitimi alırlar. Psikologlar, yalnızca psikoterapi ve danışmanlık sunabilirler, ilaç yazma yetkileri yoktur. Danışanın ihtiyacına ve problemine göre eğitimini aldıkları farklı terapi ekollerini uygulayabilirler.
Psikiyatristler ise tıp fakültesinden mezun olduktan sonra psikiyatri alanında uzmanlık eğitimlerini tamamlarlar. Benzer şekilde psikiyatristler de psikoterapi ve danışmanlık verirler ve buna ek olarak gerektiğinde ilaç tedavisini önerebilirler. Genellikle daha şiddetli ve psikoterapinin tek başına etkili olmadığı durumlarda psikiyatriste gidilebilir. Örneğin, şiddetli depresyon, bipolar bozukluk, şizofreni gibi daha ciddi zihinsel sorunlar ve biyolojik kökenli rahatsızlıklar için destek sağlarlar.
Eğer yaşadığınız sorunlar günlük yaşamınızı etkiliyor ve başa çıkmakta zorlanıyorsanız, önce bir psikologdan yardım almak iyi bir başlangıç olabilir. Psikolog, içinde bulunduğunuz durumu değerlendirdikten sonra gerekli gördüğü anda sizi bir psikiyatriste yönlendirebilir. Daha ciddi ve biyolojik kökenli zihinsel sorunlar yaşıyorsanız, doğrudan bir psikiyatriste başvurmak daha uygun olabilir.
Unutmadan
Özetlemek gerekirse, ilk birkaç seans, değerlendirme ve terapi hedeflerini belirlemek için kullanılır. Bu aşamada, terapistinizle birlikte hangi sorunların ele alınacağını ve terapinin nasıl ilerleyeceğini belirleyebilirsiniz. Terapinin ne kadar süreceği esneklik gösterebilen bir konudur ve sizim ihtiyaçlarınız doğrultusunda ayarlanabilir.
Örneğin, başlangıçta belirlenen hedeflere ulaşıldığında terapi sonlandırılabilir veya yeni hedefler belirlenerek devam edilebilir. Terapistiniz ile açık ve dürüst bir iletişim kurarak, süreç hakkında düzenli geri bildirimde bulunmak önemlidir. Bu, terapinin sizin için ne kadar etkili olduğunu değerlendirmenize yardımcı olur.
Psikoterapinin süresi, sıklığı ve uzunluğu, danışanın semptomlarına, ihtiyaçlarına ve terapistin önerilerine göre belirlenir. Kısa süreli terapiler, belirli sorunları hızlıca ele almak için etkiliyken, uzun süreli terapiler daha derinlemesine ve kalıcı çözümler sunabilir. Seansların sıklığı ve uzunluğu da bireysel ihtiyaçlara göre esnek bir şekilde düzenlenebilir. Terapiye başlamaya karar verdiğiniz takdirde ilk seansta terapistinizle bu konuları detaylı bir şekilde konuşmanız faydalı olacaktır. İlk seansta ne konuşacağınız konusunda düşünceleriniz varsa Terapide İlk Seans adlı yazımızı okuyup bilgilenebilirsiniz.
Eğer siz de terapiye başlamayı düşünüyorsanız ve terapinin süresi, sıklığı ve uzunluğu konusunda daha fazla fikir sahibi olmak istiyorsanız terapistlerimizle tanışıp sorularınız hakkında detaylı bilgiye ulaşabilirsiniz.
Kaynakça
- Özcan, Ö., & Çelik, G. G. (2017). Bilişsel davranışçı terapi. Türkiye Klinikleri, 3(2), 115-120.
- Safran, D. J. (2014). Psikanaliz ve psikanalitik terapiler. İstanbul: Okuyan Us Yayınları.
- Şahin, S., & Siyez, D. (2023). Çözüm Odaklı Kısa Süreli Terapi: Temeller, Kavramlar ve Teknikler. Manisa Celal Bayar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 21(2), 1-18.
- Oğurlu, F. E. (2023). ŞEMA TERAPİ. Genç psikolojik danışmanlarının yazıları.
- Yaşar, A. B. (2021). EMDR terapisi ile beyinde değişim: ruhsal travma terapisinde iyileşmek. Psikonet Publishing Co.